Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Sürecinin Yol Haritası

Mart 2023

Millet ittifakını oluşturan siyasi partilerin genel başkanları olarak, Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Sürecinin Yol Haritası üzerinde aşağıdaki şekilde mutabakata vardık:

1.Geçiş Sürecinde Türkiye’yi; Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ilke ve hedefleri ile mutabakata vardığımız referans metinleri doğrultusunda anayasa, yasa, kuvvetler ayrılığı, denge ve denetleme esasları çerçevesinde, istişare ve uzlaşıyla yöneteceğiz.

2.Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçişle ilgili Anayasa değişiklikleri, genel seçimde ortaya çıkan TBMM yapısının mümkün kıldığı en kısa sürede tamamlanacak ve yürürlüğe girecektir.

3.Geçiş Sürecinde Millet İttifakına dahil partilerin genel başkanları Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacaktır.

4.Bakanlıkların dağılımı, Millet İttifakını oluşturan siyasi partilerin milletvekili genel seçiminde çıkardığı milletvekili sayısına göre belirlenecektir. İttifak partilerinin her biri kabinede en az bir bakan ile temsil edilecektir. Bakanlıklara paralel olarak kurulmuş Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki Politika Kurulları ve ofisler lağvedilecektir.

5.Bakanların atanma ve görevden alınmaları, mensup oldukları siyasi partinin genel başkanıyla uzlaşı içinde Cumhurbaşkanı tarafından yapılacaktır

6.Geçiş Sürecinde Cumhurbaşkanı, yürütme yetkisini ve görevini katılımcılık anlayışı, istişare ve uzlaşı esaslarına göre kullanacaktır.

7.Cumhurbaşkanlığı Kabinesine (Cumhurbaşkanı Yardımcıları ve Bakanlar) yetki ve görev dağılımı, Anayasa ve yasalar çerçevesinde çıkarılacak Cumhurbaşkanı kararnamesi ile belirlenecektir.

8.Cumhurbaşkanı; seçimlerin yenilenmesi, OHAL ilanı, milli güvenlik politikaları, Cumhurbaşkanlığı Kararları, Kararnameleri ve genel nitelikteki düzenleyici işlemler ile üst düzey atamalarda Millet İttifakına dahil partilerin genel başkanlarıyla uzlaşı içinde karar alacaktır.

9.Geçiş Sürecinde yasama faaliyetlerinin iş birliği içinde gerçekleşmesini koordine edecek mekanizmalar oluşturulacaktır.

10. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçiş sürecinin tamamlanmasıyla birlikte, mevcut Cumhurbaşkanının -var ise- siyasi parti üyeliği sona erecektir.

11. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçildikten sonra yeni bir seçime gerek olmaksızın 13. Cumhurbaşkanı ve TBMM görev süresini tamamlayacaktır.

12. İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanları Sayın Cumhurbaşkanının uygun gördüğü zamanda ve tanımlanmış görevlerle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atanacaklardır.

Millet İttifakını oluşturan siyasi partilerin genel başkanları olarak 2023 yılında gerçekleştirilecek olan 28. Dönem TBMM ve 13 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortak Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olsun!


08.04.2023

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan 8 Nisan Dünya Romanlar Günü Mesajı

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, 8 Nisan Dünya Romanlar Günü dolayısıyla açıklama yaptı. CHP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Aday Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Roman vatandaşlarımızın tüm sorunlarını biliyorum, onların yanındayım. İktidarımızda hak temelli sosyal devlet politikaları sayesinde Romanlar da güçlenecek. Eşit yurttaşlık önündeki tüm engeller aşılacak. #8NisanDünyaRomanlarGünü”

Aylin Nazlıaka: Kadın Erkek, Bir Arada, Dayanışma İçinde Eşit, Özgür Bir Türkiye’yi Yeniden Kuracağız

CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, “Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimine sayılı günler kaldı. Bu seçim biz kadınlar için hayati öneme sahip. Bir yanda kadınların yasal haklarını gasp edenler; diğer yanda ise “Yasalara Dokunma, Uygula” diyenler var. Bir yanda İstanbul Sözleşmesi’ni fesih eden Erdoğan; diğer yanda İstanbul Sözleşmesi’ni 24 saat içerisinde yeniden yürürlüğe koyacak olan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu var. Bir yanda tek adam rejimi diğer yanda güçlendirilmiş parlamenter sistemle halkın iktidarı var. Bir yanda kadın düşmanları; diğer yanda eşitliği savunanlar var. Bir yanda Cumhuriyet devrimlerinin düşmanları diğer yanda Cumhuriyet’i demokrasi ile taçlandırmak isteyenler var. Biz bu seçimlerde ya özgürlüğe ya da esarete oy vereceğiz. Biz kadınlar, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerinden asla vazgeçmeyeceğiz. Kadın erkek, bir arada, dayanışma içinde eşit, özgür bir Türkiye’yi yeniden kuracağız.” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, bugün parti genel merkezinde, Türkiye’de Kadınların Belediyelerde Seçme ve Seçilme Hakkı Kazanmasının 93. yıl dönümüne ilişkin 81 il ve 973 ilçe kadın kolu başkanıyla eş zamanlı düzenlediği basın toplantısında şöyle konuştu:

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ebedi liderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün en büyük devrimi; egemenlik hakkını saraydan alarak halka vermesidir. Bu büyük devrim, kadınların eşit yurttaşlık statüsü kazanmasıyla taçlandı.

Türkiye’de kadınların seçme ve seçilme hakkı kazanmasının ilk adımı 3 Nisan 1930 tarihinde, Belediye Kanunu’nun kabulüyle başladı. Ardından 1933 yılında köy ihtiyar heyetlerinde ve muhtarlıklarda, 1934 yılında da TBMM’de seçme ve seçilme hakkı ile Cumhuriyet bir kadın devrimi olarak tarihe geçti. Bir kez daha Büyük Atatürk’ü saygıyla ve minnetle anıyoruz.

Türkiye’nin ilk kadın belediye başkanı; 3 Nisan 1930’da, Artvin’in Yusufeli ilçesine bağlı Kılıçkaya beldesinden seçilen Sadiye Hanım’dır. Aradan geçen 93 yılda 19 yerel seçim yapıldı. Bu seçimlerin sonucunda sadece 156 kadın belediye başkanı seçilirken erkeklerde bu sayı 32 bindir. Bu tablo kadınların başarısızlığı, yetersizliği ya da isteksizliğinden kaynaklanmıyor. “Ben kadın erkek eşitliğine inanmıyorum” diyen zihniyetten kaynaklanıyor. Bugüne kadar kadın belediye başkanı oranı en fazla yüzde 3’e çıkabildi. Kadın belediye meclis üyesi oranı en fazla yüzde 11, kadın il genel meclis üyesi oranı en fazla yüzde 3 olabildi.

Biz kadınlar yeni haklar kazanmak bir yana mevcut haklarımızın gasp edilmemesi için mücadele eder hale geldik. Ancak Cumhuriyetimiz ikinci yüzyılına girerken demokratik, laik ve sosyal hukuk devletini yeniden inşa etmekte kararlıyız.

Kadınların haklarını tek tek budamaya çalışan tek adam rejimi, seçimi kaybetme korkusuyla üç-beş oyun peşine düştü. Terör örgütü Hizbullah’ın siyasi uzantısı olan Hüda Par’ı ve kadın düşmanı zihniyetiyle övünen Yeniden Refah Partisi’ni Cumhur İttifakı’na dâhil etti. AKP’nin yıllardır “mış” gibi yaparak gizlemeye çalıştığı gerçek zihniyeti böylece apaçık ortaya çıktı.

Sanmasınlar ki; onlar haklarımızı gasp etmeye çalışırken korktuk, sindik. Tam tersine daha da kenetlendik ve örgütlendik. Karşılarına aldıkları sadece ülkenin yarısını oluşturan kadınlar değil. Bu ülkede haktan, hukuktan, adaletten ve eşitlikten yana olan erkekler de bizim tarafımızda. Gelecekleri çalınmasın diye sandığa gidecek olan gençler de bizimle. Biz milletiz, Millet İttifakı’yız, çok güçlüyüz.

Değerli Basın Mensupları,

Bizler karar mekanizmalarında eşit temsil edilmek istiyoruz. Ancak biyolojik olarak kadın olmanın, kadınları temsil etmek için yeterli olmadığını çok net biliyoruz.

İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış kararına susanların, 6284 saldırı altında iken koltuk sevdasına ses çıkarmayanların bazıları da kadındı.

İstismara uğrayan çocuklar için “bir kereden bir şey olmaz” diyen de bir kadındı.

H.K.G davasından bahsederken çocuğa yönelik istismarın siyasetin konusu olmadığını ve bunların her toplumda yaşanabilecek şeyler olduğunu söyleyen de bir kadındı. Üstelik bu zat kadından da sorumlu olan bir bakan.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık bunlarla da kalmayıp, deprem sonrasındaki kayıp çocukların büyük bir kısmının hastanelerde tedavi altında olduğunu varsaydıklarını söyledi. Varsaymak ne demek? Bu ne utanmazlık!

Ardından kayıp bir bebeğin depremden 54 gün sonra ailesine teslim edilmesini bir başarı hikâyesi gibi göstermeye çalıştı. 54 gündür neredeydiniz? Bu nasıl bir aymazlık… Hala kayıp çocuklarını arayan aileler varken kameralar önünde yaptığınız şovu alkışlamamızı mı bekliyorsunuz? Sorumluluğunuzu yerine getiririn ve kayıp çocuklarımızın akıbetini tek tek açıklayın.

Değerli Basın Mensupları,

Cumhuriyet tarihinin en kritik seçimine sayılı günler kaldı. Bu seçim biz kadınlar için hayati öneme sahip.

Bir yanda kadınların yasal haklarını gasp edenler; diğer yanda ise “Yasalara Dokunma, Uygula” diyenler var.

Bir yanda İstanbul Sözleşmesi’ni fesih eden Erdoğan; diğer yanda İstanbul Sözleşmesi’ni 24 saat içerisinde yeniden yürürlüğe koyacak olan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu var.

Bir yanda tek adam rejimi diğer yanda güçlendirilmiş parlamenter sistemle halkın iktidarı var.

Bir yanda kadın düşmanları; diğer yanda eşitliği savunanlar var.

Bir yanda Cumhuriyet devrimlerinin düşmanları diğer yanda Cumhuriyet’i demokrasi ile taçlandırmak isteyenler var.

Biz bu seçimlerde ya özgürlüğe ya da esarete oy vereceğiz.

Biz kadınlar, Cumhuriyetimizin kurucu değerlerinden asla vazgeçmeyeceğiz.

Kadın erkek, bir arada, dayanışma içinde eşit, özgür bir Türkiye’yi yeniden kuracağız.

Millet İttifakı’nın 13. Cumhurbaşkanı adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde;

BİZ KAZANACAĞIZ!

DEMOKRASİ KAZANACAK!

SANA SÖZ: ÜLKEMİZE YENİDEN BAHAR GELECEK!