Konya’da Sivil Toplum: ‘STK’ların Faaliyetleri Yerel Basında Az Yer Buluyor’

 08 Ekim 2021
Sivil Sayfalar’ın European Endowment For Democracy desteği ile düzenlediği Sivil Toplum Haberciliği Eğitimlerinin beşinci durağı Konya idi. Eğitime katılan STK temsilcileri ve yerel gazeteciler, çocuk istismarı, insan hakları, çevre ve eğitim konularında yürüttükleri faaliyetleri ve karşılaştıkları sorunları aktardı. Sivil toplum aktörleri, faaliyetlerinin yerel basında doğru şekilde ve yeterli seviyede yer bulamadığına değindi.

Sivil Toplum Haberciliği eğitimleri Konya’da 27 Eylül 2021 tarihinde yapıldı. Eğitime UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği’nin Konya şubesinden katılımcıların yanında, Ankara’dan Nar Mektebi Derneği adına 2 temsilci, iki yerel gazeteci ve diğer STK temsilcileri katıldı. Katılımcılar arasında çocuk ve eğitim alanında faaliyet yürüten STK temsilcileri ağırlıkta idi.

Eğitime katılan STK temsilcilerinin paylaştığı hususlar şunlardı:

‘Aileler Artık İstismar Durumlarında Utanmıyor, Üstünü Kapatmamaya Çalışıyorlar’

UCİM Saadet Öğretmen Çocuk İstismarı İle Mücadele Derneği Konya Koordinatörü Özlem Bilge: “Konya’da 4 yıldır aktifiz. UCİM temsilcileri olarak davaların ardından mahkeme koridorlarında gazetecilere röportaj verdiğimizde, bazı gazetecilerin bu röportajları doğru şekilde ya da özensiz habere çevirdiklerini görüyoruz. Ya da basın bülteninde gazeteciler bizim önem verdiğimiz kısımların yerine, kendilerine göre başka bazı kısımları öne çıkarıyorlar. Bize göre en büyük hata burada oluyor. Konya’da çocuk istismar haberlerine yerel gazetelerden çok ajanslar yer veriyor. Yerelde çocuk istismarı konusu hassas olduğu için bu haberler az yayınlanıyor.

UCİM, gelen bağışlarla, gönüllü avukat, ruh sağlığı uzmanları ve ev hanımlarının desteğiyle hızla büyüyor. Yakın zamanda bir gecede derneğimize kampanya ile 1 milyon TL civarında bağış toplandı. 10 kentte ofisimiz var. İstanbul, Ankara, Erzurum, Antalya, İzmir, Ordu, Van, Mardin’de ofislerimiz var. Yakın zamanda 11. ofisi Kayseri’de açacağız. Mahkeme aşamasında çocukların mağduriyetlerini gidermeye çalışıyoruz ama önceliğimiz bu mağduriyetlerini yaşanmasını önlemek. Bu nedenle, ofislerimize Çocuk İhmal ve İstismarını Önleme ofisleri adını vereceğiz.

Son birkaç yılda, bireysel gözlemim; aileler artık istismar durumlarında bundan utanmıyorlar, üstünü kapatmamaya çalışıyorlar. Son girdiğim davalarda özellikle mağdur tarafların çok kalabalık gelmeye başladıklarını gözlemliyorum. UCİM olarak bizim hiçbir karşılık beklemeden onlara yardım etmemiz de onların bize güvenmelerinde ve istismar karşısından daha güçlü bir şekilde tavır almalarında etkili oluyor.

Ankara’da yürüttüğümüz bir AB projemiz var. Ayrıca, RTÜK ile ortak bir çalışma yapacağız ve çocuk istismarı haberlerinin medyada nasıl yer bulması gerektiği konusunda beraber kamu spotu hazırlayacağız.”

‘Afetlerle Mücadelede Onarıcı Tarım- Permakültür Desteği’

Konya Bilim Merkezi’nde editör olan, Permakültür Yardım Kolekfitifi ve Permatürk Vakfı ile birlikte faaliyetler yürüten Ayşe Kübra Gürel: “Konya’da Permakültür yardım kolektifi ile birlikte iklim krizi ile mücadelede örgütlenmeye çalışıyoruz; afet durumlarıyla mücadelede onarıcı tarım, permakültür tasarımı ile destek vermeye çalışıyoruz. Bizimle temas eden kişiler isterlerse aktif olarak sahada nasıl onarıcı tarım uygulanacağını gösteriyoruz. Dünyada “permakültür yardımı (permaculture aid)” olarak bilinen bu kavramı afet öncesi ve sonrası proje desteği verilmesi, onarım desteği şeklinde özetlenebilir. Örneğin, bir yerde çok sık yangın olan bölgede yaşayanlara yangına dayanıklı sistemler oluşturmak için bitki sistemleri ve hayvan sistemleri ile destek veriyoruz. Kaynağımız fonlar, STK’lar, kendi kaynaklarımız ya da mağdur kişilerin kaynakları ile karşılıyoruz. Temelde permakültürün prensibi, bulunduğu yerin kaynağı kullanmaktır. Burada temel mantık, basit, pratik ve yerel çözümler bulmak. Permakültür Yardım Kolektifi, hem sivil savunma alanında, afet durumunda psikolojik durumları koruma için çalışıyoruz. Anadolu Meraları, Permakültür Vakfı ve İstanbul Permakültür Kolektifi beraber çalışıyor.

Konya aslında sivil toplum faaliyetleri açısından zengin, çok fazla STK var ancak görünürlükleri az.

Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Konya üniversite koordinatörü Havva Ayan: “TÜGVA bir eğitim vakfı, sadece üniversite değil, lise ve ortaokul öğrencilerine yönelik de faaliyetler yürütüyoruz. Konya aslında sivil toplum faaliyetleri açısından zengin, çok fazla STK var ancak görünürlükleri az. Bu nedenle etkinliklerle STK’ların medyada yer bularak ön plana çıkması gerekiyor. Biz TÜGVA olarak, toplumun tümüne hitap etmek istiyoruz. Sadece muhafazakarlara hitap etmiyoruz. STK’ların faaliyetleri insanlara ulaşabilse de kamuoyuna duyurma konusunda girişimde bulunmuyor ya da bulunamıyorlar. Bunun bir nedeni, yardım ve gönüllük esasında yapılan işlerin görünürlüğünün tercih edilmiyor olması olabilir.”

Bu eğitimle, yaptığımız faaliyetleri nasıl habere çevirebileceğimizi öğrenmeyi umuyoruz.

Ankara’dan eğitime katılan Nar Mektebi Derneği Burs Koordinatörü Destegül Yavuz:  Nar Mektep Derneği gıda bankacılığı yapıyoruz. 2017’de kurulduk ama 1,5 yıldır aktifiz. Bir yandan israfı önlerken diğer yandan da ihtiyaç sahiplerine yardım ediyoruz. Dernek olarak gıda bankacılığının yanında, akademi gruplarımız var, uygun öğrencilere 3 ay çeşitli başlıklarda eğitim veriyoruz. Ayrıca dil eğitimi ve burs da veriyoruz. Aşevimizle yoksullara destek vermeye gayret ediyoruz. Bu eğitimle, yaptığımız faaliyetleri nasıl habere çevirebileceğimi öğrenmeyi umuyoruz.”

Hak İnisiyatifi Derneği’nden Münker Odabaşı: “Gazetecilik eğitimi aldım. Sivil toplum haberciliği yapmak istiyorum.”

UCİM Konya Hukuk Koordinatörü olan Elif Zehra Türkmen: “Dernek olarak, davalar sonrası basın bülteni ve açıklamalarımız hazırlarken, nasıl bir dil kullanacağımızı öğrenmemiz çok önemli. Bu nedenle bu tür eğitimleri çok önemsiyoruz.”